Denizde Rehine Krizi Nedeni, Asimetrik Saldırıları Başlattılar. HEDEF TÜRKİYE!
Denizde Rehine Krizi Nedeni
Geçen gün bu
köşede/sütunda ilkyazım, “ABD’nin Derdi
Ne Değil!” başlığı ile konuya giriş yapmış, ABD’nin derdi, Kaos, kargaşa,
iç savaş, vs. gibi kodlarında alışık olduklarını, Dalavare’den gelen Başkan Joe
Biden’siz ile bunları daha bir şiddetli ve yoğun olarak uygulamaya çalışıyor.
Peki, ABD’nin Derdi Ne Değil! Dediğimizde,
görülecektir ki, Dünya’da hemen hiçbir ülkesinin, ABD’den bağımsız, bağlantısız,
özgür, hür, kendi hükmi irâdesi ve idâresi ile kendi kendine yeten, kendi
kararını alıp uygulayabilen, istediği ülke ile anlaşmalar yapabilen,
müttefiklikler kurabilen bir anlayış ile yönetilmemesi ve şekillendirilmemesi
diye özetlemek mümkündür.
Asimetrik Saldırıları Başlattılar
Daha önce bir
başka sitede/Gazetede, “Asimetrik
Saldırılar Başlayabilir!”(2017) başlıklı yazıda çok daha genişçe
izâh etmeye çalıştığım, vekâlet ve bayrak saldırılarının görünür ve direk
olacağına vurgu yapmıştım.
İşte her geçen
günü bunun daha da net olarak görmeye başlıyoruz.
Hafta biterken,
Nijerya açıklarındaki Gine Körfezinde, MÜRETTEBÂTI
Türklerden oluşan LİBERYA BANDIRLI
Konteyner Gemisine Korsan saldırısı(!) oldu, bir mürettebâtı kâtletti(rdi)ler,
15 Mürettebâtı ise rehin aldı(rttı)lar.
Haydutlar/Korsanlar
bu kadar gücü, silahı nasıl elde edebiliyorlar ki, Uluslararası açık
denizlerde, Silahlı saldırı gerçekleştirebiliyor, insan kaçakçılığı
yapabiliyorlar.
Medeniyet
Dediği Tek Dişi Kalmış Canavarlar için “İNSAN
KAÇAKÇILIĞI”nın âfvı yok diye kanun, nizâm ve hûkûklarında yer alıyor iken,
Birleşik Krallığın Bandırasına sahip bir Geminin mürettebâtını rehin alabilme
cesâretini nereden, nasıl alabiliyorlar, dersiniz? Yazımıza girişte ABD’nin Derdi Ne Değil! Dediğimiz izâhâtta
bunun cevabı var.
Açalım biraz
daha!
Nijerya’nın
Toprakları, tarım alanları, Siyonun Ehl-î Sâlîp’inin TERÖRİST ve HAYDUT
Devletleri ile Embeddedleri tarafından işgâl/gasp edilmiş, geçim kaynakları
ellerinden alınmış, topraklarından çıkarttıkları petrol ve yer altı
kaynaklarından Nijer halkı mâhrûm bırakıldığı için, onlara lâyık görülen iş
HÂYDUTLUK olarak biçilmiştir.
Peki, Neden
Birleşik Krallık Bandıralı Gemi Hedef seçilmiş olabilir? Düşündük mü?
Bandırası,
İNGİLİZ!
Mürettebâtı,
TÜRK!
Kâtledilen,
AZERBAYCAN Türk’ü!
Nijerya Gine
Körfezindeki HAYDUTLUKLAR Somali’de de yapılıyordu, Türkiye kendi güvenlik
gücünü kurdu, oradaki korsanlıkları büyük oranda engellemiş oldu. Gine
Körfezi’nde ise bu imkân Uluslararası Devletler ve kuruluşlar tarafından dolaylı
da olsa engellenmektedir!
HEDEF TÜRKİYE!
Nijerya’nın Gine Körfezi’nde, uluslararası
hukuk işletilmesini, hiç ama hiçbir bâtıl(ı) devlet istemez ve kâbûl etmez.
Çünkü yakaladıkları haydutları alıp
ülkelerine götürüp, yargılamak için masraf, tutuklamak istese, ki suçları sâbit
olduğundan tutuklayacaktır, cezaevinde bakmak ve beslemek mâliyet(!). Batılı
Devletler (Hristiyan olmayanları) alıp besler, barındırır, mahkemelerini meşgul
ederler mi?
Derin ABD,
geçici de olsa, getirttikleri Biden’siz başkanları ile GREAT RESET için her yol mûbâh ve her şey mümkündür diyorlar...
Şimdi buradan
konumuza geri dönelim ve bakalım:
Liberya
Bandıralı Mozart Yük gemisinin hedef seçilmesi ile İngiltere’ye. Türk Mürettebâtları
ile Türkiye’ye ve Kâtledilen Mürettebât ile de Azerbaycan’a, “birlikte yol yürümeyin, bize karşı güç
birliği için olmayın, yoksa yolunuzu keseriz, her türlü engelleme ve saldırıyı
da gerçekleştiririz” demektedirler.
Bu görüşü
biraz daha pekiştirelim.
Bir önceki
yazım da, “Bu satırları yazarken Rusya karıştırılıyor ve Putin’i protesto eden
kalabalıklar Kremlin Sarayı’nın etrafında toplanıyorlardı” diye noktalamıştım.
Putin’i
protesto edenler, sözde, Muhalif Aleksei Navalny taraftarları olarak gösterilmektedir
ki, külliyen gerçekleri yansıtmıyor. Tıpkı Uçakta zehirlenmesini Putin’in
üzerine yıkmaya çalıştıkları gibi. Aynısının bir benzeri de Amerika Kongre
Merkezinin baskınını/işgalini Donald Trump’ın üzerine boca etmeye çalışmaları
gibi. Bu işleri vekâleten yapanlar belli görünürde de, Vekâleti veren DERİN ABD neden göz ardı ediliyor,
anlaşılmadıkça, yaşananları analiz edemeyiz.
Evet, Rusya’da
Protestolar, Gemi Baskını, Hollanda’da ve Lübnan’da Gösterilerin başlatılmış
olması. Yunanistan’ın Yıllar sonra Türkiye ile Masaya oturtulmaya zorlanması.
Başkan olarak ABD- yardımcısı olarak Berlin hattının hızlı giriş yaptığının
ispatıdır.
Derin
ABD ne istiyorun özetine bakalım:
Fransa'nın, uçak gemisi Charles de Gaulle'ü
Yunanistan ve Güney Kıbrıs'a destek amaçlı olarak Doğu Akdeniz'e gönderme
kararı. Yunaista’ın Fransa’dan “RAFALE
JETLERİ” alması, Yunana Genelkurmay Başkanının Sosyal Mediâ hesabından, “Rafale Jetleri Gökyüzüne Hükmedecek”
meydan okumalı mesaj yayınlaması, Yunan Medyasının, “Atina ve Paris Türk Planlarını Suda Boğdu” ve
Yunanistan ile AB’nin hedefinin,
“Türkiye’nin Doğu Akdeniz'deki Faaliyetlerinin Sona Erdirilmesi Olduğu”nun
belirtildiği manşetlerle süslenmesi.
Biti mi, el betteki bitmedi. Hafta başında,
AB Dışişleri Bakanları, Aralık Ay’ındaki Liderler zirvesinde kararlaştırılan,
Türkiye'ye yönelik yaptırım kararını, Yunanistan ile istikşâfi görüşmelerin
başlaması üzerine rafa kaldırdıklarını açıklamaları ve buna bağımlı olarak
Alman Dışişleri Bakanı Heiko Maas, Yunanistan’ın isteklerinin uygulanmasını
istediğini mâ ederek, Ankara’dan gelen sinyallerin kalıcı olmasını
istediklerini söylemesi…
İçeride Teröriste lâf söyle(ye)meyenlerin,
Polis, Öğretmen, Savcı, AK Parti Seçmenini MİLİTÂN(!) olarak göstermeye
çalışılması ….
Hedef
Türkiye demek değilse nedir?
(Gündem hızlı değişmezse bu konuya bir
sonraki yazımızda devam edebiliriz )
Anlayana;
“Ne kadar hazin bir
çağda yaşıyoruz, bir önyargıyı ortadan kaldırmak atomu parçalamaktan daha güç.
“ Albert
Einstein
(Büyük Saat Gazetesi için, 27 Ocak 2021 Tarihli Yazım)
Yorumlar
Yorum Gönder