Kayıtlar

Ocak, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Korona Virüs Ne Kaybettirdi, Ne Kazandırdı

Korona Virüs Ne Kaybettirdi, Ne Kazandırdı Türkiye olarak, p(l)andemi sürecinde bir yılı doldurmak üzereyiz. Uydurulmuş, üretilmiş, biyolojik silah olarak imâl edilmiş, insanları ve nüfus sayılarına kontrol altında tutmaya adanmış bir çalışmanın ürünü korona virüs ile adetâ imtihana tabî tutulduk. Ne oluyor, nasıl olacak, neden, niçin derken, değişken, kalıplaşmış bir hayatın dışında, yaşam ile imtihân olundu, toplumumuz ve neredeyse tüm dünya. Hayat Eve Sığar (HES) formülü ile insanlar sanki evlerine hapsedildi. Bugüne kadar süre gelen toplumsal ve zorunlu ev hapsi bizlerden neler götürdü, neler kazandırdı diye baktığımızda, artıların olduğu gibi eksilerin de varlığını görebiliyoruz. Kayıplar, yani eksiler açısından baktığımızda, en çok zarar edilen kısım, ticarî ve ekonomik olduğunu görebiliyoruz. İşyerleri kapandı, çarklar yavaşladı, işsizlik dolaylı ve direkt olarak artış gösterdi, p(l)andemi bâhânesine sığınıp, çıkarcılık peşinde koşanlar olduğunu müşâhâde edebiliyoruz

CHP’nin Ak Parti’ye Operasyonu Deşifre Oldu

Resim
  CHP’nin Ak Parti’ye Operasyonu Deşifre Oldu   Bu sütûndaki son yazımızda, “Gündem hızlı değişmezse konumuza devam edebilirz” demiştim. Gündem içeride ve dışarıda sürekli evrildiği için, önce içeride muhâlefete, sonra, ABD’nin HAYDUTLUĞUNA ve Terörist söylemine bakalım. Yazımızı da bu bütünlük içinde önceki konumuzla birleştirip devam edelim İnşâallah! Evet, başlığımızda ki konu, CHP’nin üç Milletvekilinin 10 Aralık’ta Genel Başkanları Kılıçdaroğlu’na mektup yazmaları ve süreç içinde de istifa etmeleri, CHP’de deprem etkisi yaparken, destekçilerinde de fırtınalı tusunamiye dönüşmüştür.   CHP’li 3 Milletvekilinin Partilerinden istifâlarını basın açıklamaları ile Kamuoyuna duyurmuşlardır. Bunun üzerine CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel kameralar karşısına geçerek, “Saray Operasyonları CHP’yi yolundan döndüremeyecektir. Hep birlikte kararlılıkla iktidara doğru yürüyeceğiz” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. Tabi CHP tandanslı olmasa da, AK Parti düşmanlığında birleşenler, Muharrem

Denizde Rehine Krizi Nedeni, Asimetrik Saldırıları Başlattılar. HEDEF TÜRKİYE!

  Denizde Rehine Krizi Nedeni   Geçen gün bu köşede/sütunda ilkyazım, “ ABD’nin Derdi Ne Değil!” başlığı ile konuya giriş yapmış, ABD’nin derdi, Kaos, kargaşa, iç savaş, vs. gibi kodlarında alışık olduklarını, Dalavare’den gelen Başkan Joe Biden’siz ile bunları daha bir şiddetli ve yoğun olarak uygulamaya çalışıyor. Peki, ABD’nin Derdi Ne Değil! Dediğimizde, görülecektir ki, Dünya’da hemen hiçbir ülkesinin, ABD’den bağımsız, bağlantısız, özgür, hür, kendi hükmi irâdesi ve idâresi ile kendi kendine yeten, kendi kararını alıp uygulayabilen, istediği ülke ile anlaşmalar yapabilen, müttefiklikler kurabilen bir anlayış ile yönetilmemesi ve şekillendirilmemesi diye özetlemek mümkündür.   Asimetrik Saldırıları Başlattılar Daha önce bir başka sitede/Gazetede, “Asimetrik Saldırılar Başlayabilir!” (2017) başlıklı yazıda çok daha genişçe izâh etmeye çalıştığım, vekâlet ve bayrak saldırılarının görünür ve direk olacağına vurgu yapmıştım. İşte her geçen günü bunun daha da net olarak

ABD’nin Derdi Ne Değil!

  ABD’nin Derdi Ne Değil! (Büyük Saat Gazetesi, 23 Ocak 2021, Cumartesi günlü yazım)   Öncelikle, ilk kez yazdığım, Büyük Saat Gazetesi okurlarına merhâba! Konuları, gündem o kadar yoğun ki, neresinden, başlayıp, neyi yazacağınızı şaşırmak bizim içinde bulunduğumuz coğrafyaya has bir durumdur. Bu nedenle de hangi konuyu yazıya taşıyacağıma karar vermekte zorlanıyorum. Gündem ABD başkanlık seçimleri olduğu için, ABD’yi, dolayısıyla da dünyayı kadraja alıp yazalım, İnşâallah! Öncelikle şu anekdotla giriş yapalım konuya: Tarihler 24 Ağustos 2020’yi gösterirken, özetle, şöyle bir yazı yazmıştım; “Türkiye’yi ve IMF yemlemesi ile 170’in üzerindeki ülkeyi DERİN ABD’ye bağlayacak garantisini kim verirse ankette(!) o aday öne geçer. İpi göğüsleme işini de, ABD Posta İşletmeleri Genel Müdürlüğünün becerilerine havale ettirirler. Seçimler KASIM’da, neticeleri ARALIK’ta gelir…” demiştim. Tabi bu yazıma, birçok karşı tenkit, eleştiri almıştım. En enteresan eleştiri ise, “Sen ka